Şarköy, Tekirdağ’ ın güneybatısında, Marmara denizinin Çanakkale boğazına doğru daralmaya başladığı bir mevkide kurulmuş ilçelerinden biridir. Kuzeydoğusunda il merkezi Tekirdağ, kuzeyinde Malkara, batısında ise Çannakkale’ ye bağlı Gelibolu ilçeleriyle çevrilmiş ilçenin güneyinde Marmara denizi bulunur.

Son yıllarda, Marmara denizinin ilçenin kimliğine turizm alanında önemli kazanımlar sunduğuna, Şarköy’ ün kendini bir turizm merkezi olarak da konumlandırmaya başladığına tanık oluyoruz. Şarköy, son 4 yıldır Marmara denizinin tek mavi bayrak almaya hak kazanmış plajlarına ev sahipliği yapmaktadır.

Şarköy’ ün belde ve köyleri şunlardır :

Şarköy’ ün Beldeleri : Hoşköy, Mürefte

Şarköy’ ün Köyleri : Aşağıkalamış, Beyoğlu, Bulgur, Çengelli, Çınarlı, Eriklice, Gaziköy, Gölcük, Güzelköy, İshaklı, İğdebağları, Kirazlı, Kocaali, Kızılcaterzi, Mursallı, Palamut, Sofuköy, Şenköy,Tepeköy, Terziköy, Uluman, Uçmakdere, Yayaağaç, Yayaköy, Yeniköy, Yörgüç,Yukarıkalamış

Şarköy civarında M.Ö. 6000-3000 arasına tarihlenen buluntular, yörenin tarihinin çok eskiye dayandığını göstermektedir. Kızılcaterzi Buruneren çifliği civarında, Fener Karadutlar diye bilinen bölgede ve Sofuköy’ de bu dönemlere ait bulgular yer alamktadır. M.Ö. 1200’lere tarihlenen bronz eserler, maden devrinine ait kültürün yörede ne denli etkin olduğunu göstermektedir. Bu bulgular ise İğdebağları ( Araplı ) köyünün Kozmanderesi diye bilinen mevkiinde ele geçirilmiştir.

Öte yandan Ege kimliğine sahip Miken kolonilerinin Çanakkale boğazını geçerek Şarköy’ e değin geldikleri, yörede ele geçirilen çok sayıdaki Miken kılıçlarından tesbit edilmiştir.

Trak medeniyetine de sahne olan Şarköy, diğer Trak yerleşimleri kadar baskın bu kültüre ev sahipliği yapmamıştır. Zira, Trakya’ daki istilalalr dolayısıyla M.Ö. 750-550 yılları arasında Yunanlılar ile Traklar bir nevi dostluk, dokunulmazlık anlaşması gereği Marmara denizi kıyılarında deniz kolonileri kurmuşlardır. Şarköy’ den itibaren, Eriklice ( Heraklia ), Hoşköy ( Hora ), Ganoz ( Ganos ), Barbaros ( Bizanthe-Panion ) bu koloni yerleşimleri olarak tarih sahnesine çıkarlar.

Yöre M.Ö 168 ile M.S. 395 yıllarında Romalılar’ ı görse de, bu dönemde yörede yarı bağımsız Trakların ikinci krallığının da etkisinde bir hayat sürülmekteydi. Roma İmparatorluğunun ikiye ayrılmasıyla Şarköy Osmanlılar’ a değin yaklaşık bin yıla yakın süre Bizans etkisinde kalacaktır. Bu süre içinde Anadolu ve Balkanlar üzerinden çeşitli Pers, Helen, Slav ve Haçlı akınlarına da uğrayacaktır.

Osmanlı tarafından önce 1356 yılında Gazi Süleyman Paşa tarafından fethedilen Şarköy, paşanın ani ölümüyle kısa bir el değiştirme yaşar. İkinci defa fethi ise 1362 yılında 1. Murad Hüdavendigar tarafından olur. Osmanlıların yöreye gelişiyle, Trakya’ nın genelinde olduğu gibi Şarköy’ de Anadolu’ dan gelen yoğun Yörük iskanına uğrar. Yörüklerin Yayalar ve Müsellemler kolları bu civara yerleştirilir. Yöre hızla Türkleşmeye başlar. Halen yörenin en eski ve artık yerlisi diye tabir edilen Türk halkı “Gacal” tabiri ile anılırlar. En çarpıcı örnek Araplı ( İğdebağları ) Köyü’nde görülebilir. Buranın o dönem iskan edilen halkı Suriye Yörükleri’ dir ve bu yönüyle karakteristik bir özellik sunarlar.

Şehrin önceleri Şehirköy diye dillendirilen adı, Yörük’ lerin şivelerinde Şarköy’ e dönüşmüştür.

Osmanlı Rus savaşı sonunda, Rus istilacılar yöreye yakın yerlere değin işgallerde bulunmuşlardır. Balkan savaşları sonrası Şarköy önce Bulgar ( 1012 ), ardından ise iki yıl sürecek Yunan işgalinin en acı günlerini yaşar ( 1020 – 1922 ). 17 Kasım 1922 yılında Şarköy Yunan işgalinden kurtulmuş ve bu tarihi kurtuluş günü olarak tarihe not düşmüştür.

Şarköy % 98 gibi yüksek bir okuryazarlık oranına sahiptir.

Yöre halkının geçim kaynakları arasında tarım ve hayvancılık büyük yer tutar. Özellikle bağcılık denilince Şarköy bağcılığa uygun toprak yapısı, Semilyon, Yapıncak gibi beyaz üzümleri, Gamay, Şensu, Papazkarası gibi kırmızı ürümleri, son yıllarda yörede denenen Kabarnet, Merlot gibi çeşitlerindeki üretim kalitesi ve buna bağlı ihracat kalitesinde şarap üzerine 26′ yı bulan tesisleriyle artık bir markadır. Örneğin, yörenin en yüksek tepesi olan Doluca, kaliteli şaraplarıyla bir markaya da ismini vermiştir. Özellikle Mürefte beldesi bu yönüyle öne çıkan bir yerleşimdir.

Yörede bağ ve şarap kültürü eski dönemlere değin uzanır. Yörenin Mürefte, Hoşköy, Gaziköy, Uçmakdere gibi limanlarından amforalarla Avrupa limanlarına bu kaliteli şaraplar taşınmıştır. Bu bulgulara varış limanlarının arşiv kayıtlarından ulaşılabildiğ gibi, bu durum yöre kazılarından ve batıklarından elde edilen bulgularla da desteklenmektedir.

Zeytin ise Şarköy’ ü öne çıkaran ve ona başkalaştırıcı bir kimlik sunan önemli bir diğer üretimdir. Buna bağlı olarak zeytinyağı üretimi ev üretiminden hariç, sanayi üretimi olarak gelişmeye gebedir. Bir kıyı yerleşimi olarak kıyılarında balıkçılık ile uğraşılan Şarköy tüm bu eldelerle, bir lezzet durağı olarak da ziyaretçilerini ağırlamaktadır.

Turizm ise Şarköy’ ün son yıllarda kendisine açılımlar sunan bir başka kazanımıdır. Son 3 yıldır mavi bayrakla süslenen Şarköy, Marmara’ nın kuzey kıyılarında bu ünvana sahip tek yerleşimdir. Bunu özellikle yaz turizminde kendine eksen edinen Şarköy günden güne ziyaretçi sayısını artırmaktadır. Öyle ki, Marmara’ da rüzgar sörfü sporrunun yapılabileceği önemli bir yer olma yolunda emin adımlarla ilerlemektedir. Bu maksatla ilçede açılmış, rüzgar sörfü ( windsurf ) sporunu öğreten klüpler bulunmaktadır. Şarköy Surf Merkezi bu alanda önemli bir ilerleme sağlamış, ilçeye bu vizyonu devam ettirmek için omuz vermiş önemli bir merkezdir.

Konaklama imkanlarının yanısıra, ev pansiyonculuğu da yöre halkına katkılar sağlamaktadır.

Burada belki turizme katkı için eleştirmemiz gereken bir yönü olabilir, Şarköy’ ün… Her yaz işletmeciliğe soyunan ev pansiyonculuğu ve diğer işletmeler, fiyat-kalite dengesini gözetmeyip malesef ki Ege ve Akdeniz’ de bile raslanmayacak bazı uçuk fiyatlarla tatilcilerin karşısına çıkabilmekte, bunu da “el mecburiyet” gereği görmektedirler. Bu fırsatçı tutum, kısıtlı süre yaz turizmi yapılabilen Trakya’ nın diğer kıyı yerleşimlerinde olduğu gibi Şarköy’ de de göze çarpmaktadır.

Marmara denizinin hemen karşı kıyılarının ve adalarının izlenebildiği bir panaromada, denizi, balığı, bağları, şarabı ve zeytiniyle, Trakyalılar’ a has coşku dolu içten konuksever insanlarıyla Şarköy sizi bekliyor.

Reklam Alanı